يعرض 1 - 10 نتائج من 47 نتيجة بحث عن '"Nazik, Feyza"', وقت الاستعلام: 0.93s تنقيح النتائج
  1. 1
    دورية أكاديمية
  2. 2
    دورية أكاديمية

    مصطلحات موضوعية: Aşı okuryazarlığı, Covid-19, Kadın, Vaccine literacy, Women

    الوصف: Araştırma, üreme çağındaki kadınların Covid-19 aşısına yönelik okuryazarlık düzeylerini belirlemek amacıyla tanımlayıcı ve kesitsel olarak yapıldı. Araştırmanın örneklemini üreme çağında olan toplam 609 kadın oluşturdu. Veriler, araştırmacılar tarafından literatür taranarak oluşturulan “Kişisel Bilgi Formu” ve “Covid-19 Aşı Okuryazarlık Ölçeği (AOÖ)” ile toplandı. Kadınların Covid-19 AOÖ’den aldıkları toplam puan ortalaması 2.83±0.47, ölçeğin Fonksiyonel Beceriler Alt Boyutundan aldıkları puan ortalaması 2.61±0.70 ve İletişimsel/Eleştirel Beceriler Alt Boyutundan aldıkları puan ortalaması 2.94±0.61 olarak belirlendi. Kadınların aşı okuryazarlık düzeyleri orta idi. Kadınların aşı okuryazarlık düzeylerini artıracak eğitimlerin yapılması ve projeler geliştirilmesi önerilebilir. ; The research was conducted descriptive and cross-sectional in order to determine the literacy levels of women of reproductive age for the Covid-19 vaccine. The sample of the study consisted of a total of 609 women of repro-ductive age. The data were collected using the “Personal Information Form” and the “Covid-19 VLS” created by scanning the literature. The scale total score average of the womens 2.83±0.47, the average score of the Functional Skills Sub-Dimension of the scale was 2.61±0.70, and the average score of the Communicative/Critical Skills Sub-Dimension was 2.94±0.61. Vaccine literacy levels of women were middle. It can be suggestible to carry out trainings and develop projects that will increase the vaccination literacy level of women.

    وصف الملف: application/pdf

    العلاقة: İnönü Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu Dergisi; Makale - Uluslararası Hakemli Dergi - Kurum Öğretim Elemanı; Yüksekol, Ö. D., Baltacı, N., Nazik, F. ve Duman, M. (2022). Üreme çağındaki kadınların Covid 19 aşısı ile ilgili okuryazarlık düzeyleri. İnönü Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu Dergisi, 10(2), 641-651.; https://search.trdizin.gov.tr/tr/yayin/detay/1109048Test; https://hdl.handle.net/11468/12364Test; https://search.trdizin.gov.tr/yayin/detay/1109048Test; 10; 641; 651; 1109048

  3. 3
    دورية أكاديمية

    المصدر: Journal of Psychiatric Nursing / Psikiyatri Hemsireleri Dernegi; 2023, Vol. 14 Issue 4, p378-386, 9p

    مستخلص: Objectives: Being diagnosed with a risky pregnancy and complications developing during pregnancy cause both stress and uncertainty for women and their families, so women with risky pregnancies need spiritual care more. For this reason, this research was conducted to determine the spiritual care needs of risky pregnant women which require a multidisciplinary approach. Methods: The research is a phenomenological descriptive type of qualitative research. The study was completed with 20 participants, including 10 pregnant women who were hospitalized in the obstetrics and gynecology clinic and diagnosed with risky pregnancy, and 10 clinicians who were responsible for the care and treatment of pregnant women in the clinic. Data were collected using a semi-structured interview form. Data analysis was supported by the MaxQda 2020 Pro package program. Results: The two themes that emerged in this study are the perspectives of pregnant women and the perspectives of clinicians. Each theme is categorized as spirituality and spiritual care perceptions, spiritual care needs and experiences, and barriers to spiritual care. Conclusion: According to the findings obtained from the study, it is seen that the views of pregnant women and clinicians on spiritual care are similar. Supportive relationships and providing respectful maternal care are among the spiritual care needs of women with risky pregnancies, and these help to maintain the spiritual well-being of pregnant women. [ABSTRACT FROM AUTHOR]

    : Copyright of Journal of Psychiatric Nursing / Psikiyatri Hemsireleri Dernegi is the property of KARE Publishing and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)

  4. 4

    مصطلحات موضوعية: Hemşirelik Öğrencileri, Şiddet, Klinik Uygulama

    الوصف: Amaç: Bu çalışmanın amacı klinik alanda hemşirelik öğrencilerinin şiddet yaşama durumları ve şiddet ile ilişkili diğer özelliklerin tanımlanmasıdır. Gereç ve Yöntem: Tanımlayıcı tipteki bu araştırmanın örneklemini 165 hemşirelik öğrencisi oluşturmuştur. Veriler, tanıtıcı bilgileri ve şiddete yönelik özellikleri içeren 35 sorudan oluşan anket formu kullanılarak toplanmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde, tanımlayıcı istatistik ve ki-kare analizleri kullanılmıştır. Bulgular: Çalışmaya katılan hemşirelik öğrencilerinin %33.3’ü klinik alanda şiddete maruz kalmıştır. Öğrencilerin en fazla şiddet gördüğü gruplar hasta, hasta yakınları ve hemşirelerdir. Öğrencilerin %25.5’i duygusal, %7.9’u sözel ve %7.3’ü fiziksel şiddete maruz kaldığını belirtmiştir. Cinsel ayrımcılık ve zorbalık %2.4 iken cinsel saldırı oranı %1.2’dir. Öğrencilerin %24.2’si iletişim sorunu, %10.9’u diğer nedenler, %5.5’i hasta yakınlarının aşırı istekleri, %4.8’i hastanın uzun süre beklemesi, %1.8’i personel azlığı ve %1.2’si güvenlik yetersizliği nedeni ile şiddete maruz kaldıklarını belirtmişlerdir. Öğrencilerin %15.2’si şiddeti ilgili birimlere bildirdiklerini belirtmiştir. Hastanede sağlık personeline uygulanan şiddetin önlenmesine yönelik alınan önlemlerin yeterliliğine ilişkin, öğrencilerin %10.3’ü önlemlerin yeterli olduğunu belirtmiştir. Sonuç: Hemşirelik öğrencilerinin klinik alanda şiddete uğrama oranları yüksektir. Ayrıca hemşirelik öğrencilerinin yüksek oranda duygusal ve sözel şiddete maruz kaldığı görülmüştür. Öğrencilerin şiddetle baş etme yolları yetersiz olup öğrencilere yönelik klinik alanda uygulanan şiddetin ortadan kaldırılması için önlemler alınmalı, öğrencilere uygun baş etme yolları öğretilmelidir.

  5. 5

    المؤلفون: MANAV, Gülay, NAZİK, Feyza

    مصطلحات موضوعية: Rol, Afet, Pediatri Hemşiresi, Çocuk

    الوصف: Tüm afetlerin ortak noktası ve onları diğer acil durumlardan ayıran yön, ani doğaları ve bir toplumun müdahale sistemi üzerindeki ezici etkileridir. Afetler önceden tahmin edilemez ve genellikle meydana gelmeleri önlenemez. Afetlerde, kitlesel yaralanma olayları sırasında pediatrik mağdurların ihtiyaçlarını tam olarak tahmin etmek imkansız olsa da, riskli grup popülasyonlarının ihtiyaçlarını önceden belirlemek ve kriz sırasında zarar görme risklerini azaltacak planları uygulamak mümkündür. Türkiye’de 10 ili aktif etkileyen 7.7 ve 7.6 büyüklüklerindeki depremler sonucu resmi olarak henüz rakam açıklanmasa da pek çok çocuğun etkilendiği bilinmektedir. Bu makalenin amacı, özellikle afetler sonucunda etkilenen çocukların var olduğu düşünüldüğünde; bu çocuklara bakım sağlayan pediatri hemşirelerinin de varlıklarını ve rollerini göz önüne koymaktır. Pediatrik bakım sunan profesyonellerin afetin olumsuz etkilerine karşı önceden simülasyon gibi tekniklerle hazırlanarak etkilerini azaltabileceği, çocukların, ailelerin ve toplulukların da hazırlanmasını ve dayanıklılıklarının arttırılmasını teşvik edebileceği düşünülmektedir.

  6. 6
    دورية أكاديمية

    المصدر: Journal of Basic & Clinical Health Sciences; May2023, Vol. 7 Issue 2, p579-588, 10p

    مصطلحات جغرافية: TURKEY

    مستخلص: Purpose: To determine the anxiety and knowledge levels of pregnant women about outbreaks during the COVID-19 pandemic. Material and Methods: This study was conducted as a descriptive study with 276 pregnant women presenting to obstetrics and gynecology outpatient clinics of hospitals in eastern Turkey. The data were collected using a personal information form, a form for assessing the knowledge levels of the participants about COVID-19, and the COVID-19 Anxiety Scale. Results: It was found that 75.4% of the participants were worried that they would catch COVID-19 in the hospital during or after childbirth. The mean COVID-19 Anxiety Scale score of the participants was 6.7±2.4 (min: 5, max: 14). The anxiety levels of the participants who were in the last trimester of pregnancy, those who did not receive information about COVID-19, those who changed their mode of delivery due to the pandemic, those who received inadequate prenatal care, those whose social support decreased, and those who felt vulnerable were significantly higher. Conclusion: The results of this study revealed that anxiety in pregnant women is affected by various factors. It is important to provide care and support for these groups. [ABSTRACT FROM AUTHOR]

    : Copyright of Journal of Basic & Clinical Health Sciences is the property of Dokuz Eylul University and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)

  7. 7

    المصدر: Volume: 5, Issue: 1 21-30
    Journal of Education in Health Sciences
    Sağlık Bilimlerinde Eğitim Dergisi

    الوصف: Children in the preschool age group are at the highest risk group of accidents due to their curiosity to explore their environment, being constantly on the move, being inexperienced against dangers and risks, and their efforts to imitate adults. It is known that home accidents are mostly seen in the 3-6 age group. Parental observation and supervision, awareness levels are very important in preventing home accidents. This study was conducted to determine the prevalence of home accidents in preschool children, the awareness of home accidents of parents with preschool children and their educational needs regarding home accidents. The research has a cross-sectional descriptive feature. Families with children in the pre-school period constituted the research population. The research sample was selected from children aged 3-6 years registered at the Family Health Center. A total of 396 families were included in the study. While the rate of having an accident in the last year was 16.7%, it was determined as 44.6% of those who had an accident at least once in their entire life. Accidents that children frequently experience; falling (68.8%), penetrating-cutting (13.6%) and burning (8.3%) were reported. It has been observed that families are insufficient in determining the factors that may be at risk of accident. The data obtained as a result of the research reveal that the majority of the families have not received any training on home accidents and they need an education.
    Okul öncesi yaş grubunda bulunan çocukların çevrelerini keşfetme merakları, sürekli hareket halinde olmaları, tehlikeler ve risklere karşı deneyimsiz olmaları ve yetişkinleri taklit etme çabaları nedeniyle en fazla kaza riski taşıyan yaş grubudur. Ev kazaları en fazla 3-6 yaş arası grupta görüldüğü bilinmektedir. Ebeveyn gözlem ve denetimi, farkındalık düzeyleri ev kazalarının önlenmesinde oldukça önemlidir. Bu çalışma okul öncesi dönem çocukların ev kazaları prevalansı, okul öncesi dönem çocuğu olan ebeveynlerin ev kazaları farkındalık durumları ve ev kazaları ile ilgili eğitim ihtiyaçlarının belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Araştırma kesitsel tanımlayıcı özelliktedir. Okul öncesi dönemde çocuğu bulunan aileler araştırma popülasyonunu oluşturmuştur. Araştırma örneklemi Aile Sağlığı merkezine kayıtlı3-6 yaş arası çocuklardan seçilmiştir. Toplam 396 aile araştırma kapsamına alınmıştır. Son bir yıl içerisinde kaza geçirme oranı %16.7 olarak bildirilmişken, tüm yaşamı boyunca en az bir defa kaza geçirenler ise %44.6 olarak belirlenmiştir. Çocukların sıklıkla deneyimledikleri kazalar; düşme (%68.8), delici-kesici (%13.6), yanma (%8.3) olarak bildirilmiştir. Ailelerin kaza riski olabilecek faktörleri belirlemede yetersiz oldukları görülmüştür. Araştırma sonucunda elde edilen veriler ailelerin büyük çoğunluğunun ev kazaları konusunda herhangi bir eğitim almadığı ve bir eğitime ihtiyaç duyduklarını ortaya çıkarmaktadır.

    وصف الملف: application/pdf

  8. 8
    دورية أكاديمية

    المصدر: Volume: 5, Issue: 1 21-30 ; 2687-4393 ; Journal of Education in Health Sciences ; Sağlık Bilimlerinde Eğitim Dergisi

    الوصف: Children in the preschool age group are at the highest risk group of accidents due to their curiosity to explore their environment, being constantly on the move, being inexperienced against dangers and risks, and their efforts to imitate adults. It is known that home accidents are mostly seen in the 3-6 age group. Parental observation and supervision, awareness levels are very important in preventing home accidents. This study was conducted to determine the prevalence of home accidents in preschool children, the awareness of home accidents of parents with preschool children and their educational needs regarding home accidents. The research has a cross-sectional descriptive feature. Families with children in the pre-school period constituted the research population. The research sample was selected from children aged 3-6 years registered at the Family Health Center. A total of 396 families were included in the study. While the rate of having an accident in the last year was 16.7%, it was determined as 44.6% of those who had an accident at least once in their entire life. Accidents that children frequently experience; falling (68.8%), penetrating-cutting (13.6%) and burning (8.3%) were reported. It has been observed that families are insufficient in determining the factors that may be at risk of accident. The data obtained as a result of the research reveal that the majority of the families have not received any training on home accidents and they need an education. ; Okul öncesi yaş grubunda bulunan çocukların çevrelerini keşfetme merakları, sürekli hareket halinde olmaları, tehlikeler ve risklere karşı deneyimsiz olmaları ve yetişkinleri taklit etme çabaları nedeniyle en fazla kaza riski taşıyan yaş grubudur. Ev kazaları en fazla 3-6 yaş arası grupta görüldüğü bilinmektedir. Ebeveyn gözlem ve denetimi, farkındalık düzeyleri ev kazalarının önlenmesinde oldukça önemlidir. Bu çalışma okul öncesi dönem çocukların ev kazaları prevalansı, okul öncesi dönem çocuğu olan ebeveynlerin ev kazaları farkındalık durumları ve ...

    وصف الملف: application/pdf

  9. 9
    دورية أكاديمية

    المصدر: Volume: 10, Issue: 2 641-651 ; 2147-7892 ; İnönü Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu Dergisi

    الوصف: The research was conducted descriptive and cross-sectional in order to determine the literacy levels of women of reproductive age for the Covid-19 vaccine. The sample of the study consisted of a total of 609 women of repro-ductive age. The data were collected using the “Personal Information Form” and the “Covid-19 VLS” created by scanning the literature. The scale total score average of the womens 2.83±0.47, the average score of the Functional Skills Sub-Dimension of the scale was 2.61±0.70, and the average score of the Communicative/Critical Skills Sub-Dimension was 2.94±0.61. Vaccine literacy levels of women were middle. It can be suggestible to carry out trainings and develop projects that will increase the vaccination literacy level of women. ; Araştırma, üreme çağındaki kadınların Covid-19 aşısına yönelik okuryazarlık düzeylerini belirlemek amacıyla tanımlayıcı ve kesitsel olarak yapıldı. Araştırmanın örneklemini üreme çağında olan toplam 609 kadın oluşturdu. Veriler, araştırmacılar tarafından literatür taranarak oluşturulan “Kişisel Bilgi Formu” ve “Covid-19 Aşı Okuryazarlık Ölçeği (AOÖ)” ile toplandı. Kadınların Covid-19 AOÖ’den aldıkları toplam puan ortalaması 2.83±0.47, ölçeğin Fonksiyonel Beceriler Alt Boyutundan aldıkları puan ortalaması 2.61±0.70 ve İletişimsel/Eleştirel Beceriler Alt Boyutundan aldıkları puan ortalaması 2.94±0.61 olarak belirlendi. Kadınların aşı okuryazarlık düzeyleri orta idi. Kadınların aşı okuryazarlık düzeylerini artıracak eğitimlerin yapılması ve projeler geliştirilmesi önerilebilir.

    وصف الملف: application/pdf

  10. 10
    دورية أكاديمية

    المصدر: Volume: 2, Issue: 2 111-122 ; 2791-8653 ; TOGÜ Sağlık Bilimleri Dergisi

    مصطلحات موضوعية: Gebelik,Pandemik,Prenatal Bakım

    الوصف: Amaç: Bu araştırma gebe kadınların doğum öncesi bakım alma durumu ve COVID-19 pandemisinin etkisini belirlemek amacıyla yapıldı. Gereç ve Yöntem: Tanımlayıcı ve kesitsel tipte olan araştırmanın verileri Google Formlar kullanılarak, Ekim-Kasım 2021 tarihleri arasında toplandı. Araştırma 300 katılımcı ile tamamlandı. Veriler araştırmacılar tarafından literatür taranarak hazırlanan anket formu ile toplandı. Tüm veriler IBM SPSS (v.23) kullanılarak analiz edildi. Bulgular: Gebelik süresinde gebelik kontrollerini yaptırmak için hastaneye gittiğinde COVID-19 enfeksiyonu olma endişesi yaşayan, pandemi nedeniyle gebelik kontrollerini aksatan, önceki gebeliklerine göre pandemiye bağlı daha az ve yetersiz doğum öncesi bakım alan, pandemi nedeniyle aldığı doğum öncesi bakımdan memnun olmayan kadınların, gebelik sürecinde diğer kadınlara göre daha az doğum öncesi bakım aldıkları ve aralarındaki farkın istatistiksel olarak anlamlı olduğu saptandı (p

    وصف الملف: application/pdf